"Medeniyetler Beşiği", "Dünya Kenti", "Binbir Kilise" ve "40 Kapılı Şehir" olarak da adlandırılan, 961-1045 yıllarında Pakraduni Hanedanlığı döneminde Ermeni hükümdarlarına başkentlik yapan, 11. ve 12. yüzyıla ait İslam mimarisi eserlerini de bünyesinde barındıran antik şehir, 15 Temmuz 2016'da UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edildi.
İlk yerleşimin milattan önce 3 binli yıllara dayandığı ve Saka Türkleri, Sasaniler, Bagratlı Krallığı, Bizanslılar, Şeddat Oğulları Beyliği, Anı Gürcü Atabeyleri, Harzemşah Devleti, İlhanlılar, Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Osmanlı devleti ile Rusların hüküm sürdüğü Ani, özellikle UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alındıktan sonra bölgeye çok sayıda turist çekmeye başladı.
Kurulduğu günden bu yana 23 medeniyete ev sahipliği yapan, aynı zamanda Kafkaslardan Anadolu'ya ilk giriş kapısı olan Ani, her mevsim ziyaretçileri cezbediyor.
6 ayda 70 bin 603 kişi ziyaret etti
Ani'ye gelen yerli ve yabancı turistler, ören yeri ile tarihi Ebul Menucehr Camisi, Ani Katedrali, Amenaprgiç, Dikran Honentz ve Abugamir Pahlavuni kiliseleri gibi eserleri ziyaret ediyor.
Geçen yılın 6 ayında 54 bin 610 kişinin ziyaret ettiği Ani'yi bu yılın aynı döneminde 70 bin 603 kişi gezdi.
Ziyaretçilerden Ergün Karakuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'dan geziye çıktıklarını ve tatillerini güzel rotalarla devam ettirdiklerini söyledi.
Göbeklitepe'yi gördükten sonra Kars'a geldiklerini ifade eden Karakuş, şöyle konuştu: "Kafkaslardan Anadolu'ya giriş kapısı olan Ani'yi yerinde görmek çok etkileyici. Özellikle okullarda anlatılan tarih derslerinin burada anlatılması daha etkileyici olur. Burası kesinlikle herkesin gezip görmesi gereken bir yer, beni çok etkiledi. Selçuklu eserleri olsun, diğer devletlerin eserleri olsun hepsi bir arada ve bir kültür mozaiği burası. Ani, birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış ve burada yaşayan uygarlıklar buralara bir şeyler katmış. Herkesin burayı gelip görmesini tavsiye ediyorum."
"Ani masallardan kalan bir şehir gibi"
Ziyaretçilerden Kahraman Avşar da Ani'yi görmek için İstanbul'dan geldiklerini anlattı.
Herkesin gelip bu antik yeri görmesini isteyen Avşar, "Orta Çağ'ın en büyük şehirlerinden bir tanesi ve bu Türkiye'de Kars gibi güzel bir yerde. Buranın havası çok güzel, iklimi çok harika Ani masallardan kalan bir şehir gibi buraya geldiğinizde Orta Çağ'da bir tarihe düşmüşsünüz gibi hissediyorsunuz." ifadelerini kullandı.
Avşar, Ani'nin ziyaretçilerini bin yıl öncesine götürdüğünü belirterek, "Hazreti İsa'nın hayatının resmedildiği duvar resimleri saatlerce oturup orayı izlemek, okuyabilmek insana huzur veriyor. Ani'de huzuru buluyorsunuz. Buraya geldiğinizde gündelik işlerden stresten uzaklaşmış oluyorsunuz. Kars zaten başlı başına bir şehir, önceki dönemlerde burası çok önemli bir yer." diye konuştu.