ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, 2017 yılının ağustos ayında Arakan'da yaşanan katliam ve hak ihlalleriyle ilgili yazılı açıklama yaptı.
Ortagus, ABD'nin Arakan'daki etnik temizliğin 2. yılında ilgili tarafları harekete geçmeye bir kez daha çağırdıklarını vurgulayarak, "2 yıl önce Myanmar güvenlik güçleri, Arakan'ın kuzeyindeki güvenlik noktalarına militanların düzenlediği saldırılara cevaben ciddi orantısız şekilde yüz binlerce silahsız erkek, kadın ve çocuğa karşı vahşi saldırılar gerçekleştirdi." ifadelerini kullandı.
"Etnik temizlik yaşanmasına neden oldu"
Açıklamada, "Myanmar ordusunun Arakanlı köylüleri hedef alan korkunç katliamları 740 binden fazla Arakanlının Bangladeş'e toplu göçüne ve bu da etnik temizlik yaşanmasına neden olmuştur." değerlendirmesi yapıldı.
"Ordu üzerindeki hesap verebilirlik ve sivil denetim eksikliği, Arakan, Kaçin ve Şan eyaletlerinde ordunun hak ihlallerinin halen devam ettiğine işaret etmektedir." vurgusu yapılan açıklamada, başta uluslararası kuruluşlar olmak üzere, ilgili tüm tarafların bölgedeki ihlallerin sona erdirilmesi için çaba göstermeye devam etmesi gerektiği kaydedildi.
Arakanlı Müslümanların Myanmar'a dönüşü için ikinci girişim
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinden (BMMYK) 16 Ağustos'ta yapılan açıklamada, Bangladeş tarafından 22 binden fazla mültecinin isminin Myanmar'a gönderildiği belirtilerek, Myanmar hükümetinin ilk aşamada bunlardan 3 bin 500 kadarının geri dönmesini onayladığı ifade edilmişti.
Bangladeş Mülteci Yardım ve Geri Dönüş Komiseri Abul Kalam, Bangladeş'in başkenti Dakka'da aynı gün yaptığı açıklamada, 3 bin 500 mültecinin kimliklerinin Myanmar tarafından doğrulandığını vurgulayarak, isimleri Myanmar hükümetince onaylanan Arakanlı Müslümanların isterlerse Myanmar'a geri dönebileceğini kaydetmişti.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), 900 bin Arakanlı Müslüman'ın yaklaşık iki yıldır Bangladeş'teki mülteci kamplarında yaşadığını belirterek, bu insanların bir an önce ülkeye dönüşü için Myanmar yönetimine gerekli koşulları sağlaması çağrısı yapmıştı.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti. Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı. Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti ise Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
Birleşmiş Milletler ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor. İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin yeni bir etnik temizlik girişimine yol açacağı endişesini taşıyor.