Göç tarihi üzerine çalışmalar yapan Doç. Dr. Yıldırım, AA muhabirine, Bulgaristan'dan Türkiye'ye 1989'da yaşanan zorunlu göçün büyük acılara yol açtığını söyledi.
Bulgaristan'da o yıllarda etkin olan komünist rejimin Türklere asimilasyon politikaları uyguladığının altını çizen Yıldırım, "O dönemde Türk azınlık zorlu uygulamalara maruz kaldı. İsimleri değiştirilmeye çalışıldı. Mezarlıklarda dahi mezar taşlarındaki Türk isimleri silinmeye çalışıldı. Müslüman Türk azınlığından biri öldüğünde, Bulgar mezarlıklarına gömülmesi zorlaması yapıldı. Türk çocukların sünnet edilmesini yasaklamaya çalıştılar. Sünnet yapan doktorlara cezalar verdiler. Türkler, bir kimlik değiştirme politikasıyla karşı karşıya kaldı." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, baskı politikaları karşısında Türklerin demokratik gösteriler yaptığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Yaşanan baskıların ardından Türkiye, Bulgaristan Türklerine kapılarını açtı. 1989 zorunlu göçü 2. Dünya Savaşı'ndan sonra o tarihe kadar Avrupa'da görülmüş en büyük göç hareketi oldu. Zorunlu göç esnasında Bulgaristan'dan 350 bin Türk göçe zorlandı. Türkiye'ye doğru yaşanan göç esnasında büyük acılar yaşandı. Zor şartlar altında gerçekleşen göçte insanlar yanlarında sadece birkaç bavul getirebildi. Büyük eşyalarını ve gayrimenkullerini orada bırakmak zorunda kaldı."