Hukukçu ve akademisyenler İnsan Hakları Eylem Planı'nı değerlendirdi

  • Güncelleme: 02.03.2021 22:44
Hukukçular ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nın Türkiye'de yeni bir dönemi başlatacağını belirtti.
Hukukçu ve akademisyenler İnsan Hakları Eylem Planı'nı değerlendirdi

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özen, Türkiye'nin daha önce de insan hakları temelinde birçok değişiklik yaptığını ancak ilk defa bütün tarafların uzun süre üzerinde çalıştığı bir planın ortaya konulduğunu söyledi.

Eylem Planı'ndaki hedeflere değinen Özen, tutuklama ve adli kontrol hükümlerine ilişkin düzenlemelerle, yargının bağımsızlığına ve yargı süreçlerine yönelik hedefleri önemsediğini dile getirdi.

Dezavantajlı gruplara yönelik birtakım çalışmaların yapılması hedefinin de önemli olduğunun altını çizen Özen, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye insan haklarında yeni bir döneme girdi. Bunların her biri insan haklarını daha da taçlandıracak. Özellikle de yeni anayasa çalışmaları da bu anlamda gerçekleşirse Türkiye'nin, 21. yüzyılı ve Cumhuriyet'in 100. yılını taçlandırarak yola devam edeceğini düşünüyorum. Bu iradenin bizzat Cumhurbaşkanımız tarafından ortaya konulmasını da hayati önemde görüyorum."

"Nihai amaç yeni ve sivil anayasa"

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Uşan ise İnsan Hakları Eylem Planı'nın hayata geçirilmesiyle ciddi kazanımların elde edileceğini vurguladı.

Planın bir kısmının mevzuat düzenlemeleriyle, bir kısmının da uygulamayla hayata geçirileceğini ifade eden Uşan, planın sorunlara yönelik çözüm önerileri sunduğunu söyledi.

Uşan, eylem planıyla ifade hürriyetinden çocuklar ve engellilere kadar birçok konunun ortaya konulduğunu ifade etti.

Planının nihai amacının yeni ve sivil anayasa olduğuna işaret eden Uşan, sivil bir anayasanın hayata geçirilmesini önemli gördüğünü söyledi. Uşan, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Adalet Bakanlığının buradaki hareket noktası baştan sona bizim kendi öz değerlerimizle şekillenmiş sivil bir anayasanın hayata geçirilmesi. Biz de bunu destekliyoruz. Zaten İnsan Hakları Eylem Planı'nın bir kısım düzenlemeleri Anayasa'daki değişikliği de ilgilendiren konular. Dolayısıyla bu süreç içerisinde hem seçim sisteminin yenilenmesi, bunun da daha insan hakları odaklı olarak çözülmesi hem de anayasanın güncellenmesi daha doğrusu sivil bir anayasanın hayata geçmesi aslında bizim de beklentilerimiz içerisinde olan hususlar."

"Yeni bir anayasa, planı taçlandıracaktır"

SETA Hukuk ve İnsan Hakları Direktörü Dr. Cem Duran Uzun ise İnsan Hakları Eylem Planı'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklamasının, planın ardında bütün devlet kurumlarının bulunduğu anlamını taşıdığını belirtti.

Eylem planının, insan haklarının korunmasını ve hak ihlallerinin önlenmesini düzenleyen bir belge olduğuna dikkati çeken Uzun, şunları kaydetti:

"Planda, hemen hemen bütün hak ve özgürlük kategorilerine ilişkin birtakım somut faaliyetler öngörüldüğünü görüyoruz. Burada sadece temenniler, kağıt üzerinde kalacak genel ifadelerle yetinilmemiş aynı zamanda somut birtakım hedefler, amaçlar ve faaliyetler de öngörülmüş ve buna göre hareket edilmiş. İnsan Hakları Eylem Planı'nda yer alan haklarla ilgili atılacak bütün adımların tamamlanabilmesi, yarım kalmaması, akamete uğramaması için yeni bir anayasa yapmak gerekiyor. Katılımcı, müzakereye dayalı, uzlaşmaya dayalı bir yeni anayasanın hazırlanması bu İnsan Hakları Eylem Planı'nı taçlandıracaktır."