Çin'in Londra Büyükelçiliği önünde toplanan değişik uluslardan öğrenciler, Uygur Türklerine yönelik baskıya tepki gösterdi.
"Etnik temizliğe hayır" sloganı atan protestocular, "Soykırım", "Uyguların hayatı değerlidir", "Uygurlar için adalet" yazılı pankartlar taşıdı.
Bir protestocu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Çin'de yaşananlara dikkati çekmek için bir araya geldiklerini belirterek Uygurların çalışma kamplarında zorla çalıştırıldığını söyledi.
Diğer bir gösterici de dünyanın bu konuda bir şeyler yapması gerektiğini ifade ederek "Bu gizli tutulmaya devam edilemez, halının altına süpürülemez. Dünya ayağa kalkmalı." diye konuştu.
Başka bir katılımcı da dünyanın, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanların Yahudileri zorla tuttuğu toplama kamplarından haberdar olmadığını söylediğine atıfta bulunarak, "Ancak modern zamanda hala Çin'deki Müslümanların dinlerinden dolayı zulüm görmesine, organlarının zorla alınmasına izin veriliyor. Hiçbir büyük ülke bu konuda bir şey yapmadı." ifadesini kullandı.
Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki kamplar
Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı ancak uluslararası kamuoyunun "yeniden eğitim kampları" şeklinde tanımladığı yerlerde, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur'un kendi rızası dışında tutulduğu tahmin ediliyor.
Çin'in, bölgede yaşayan Müslüman Uygurlara, Çince dil eğitimi ile mesleki ve kültürel kurslar verdiğini öne sürdüğü kampların durumu hakkında net verileri paylaşmaması, uluslararası kamuoyunda derin kaygılara yol açıyor.
Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini geri çeviriyor.
"Uygurlara doğum kontrol yöntemleri"
Associated Press (AP) ajansının 29 Haziran'daki haberinde, Uygur Türklerinin yoğunlukla yaşadığı özerk bölgede, yerel hükümetin, son yıllarda bölgedeki Uygur ve Kazak kadınları doğum kontrol yöntemleri uygulamaya zorladığı, çok çocuk yapanlara para cezası kestiği ve kamplara göndermekle tehdit ettiği öne sürülmüştü.
Çin hükümet raporu basına sızmıştı
New York Times gazetesinin Kasım 2019'da basına sızdırılan Çin yönetimine ait 403 sayfalık resmi belgeye dayandırdığı haberinde, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki güvenlik birimlerine, nasıl hareket etmeleri gerektiğine dair verilen detaylı talimatlar dikkati çekmişti.
Belgenin en az 200 sayfasında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve diğer Çinli yetkililerin, bölgedeki Uygur nüfusunun kontrolü ve aralıksız denetim yapılmasına ilişkin talimatları yer alırken, İslamiyet'in yayılmasını önlemek için önlem alınması uyarısında bulunulduğu ifade edilmişti.